Kamu Hukuku
Kamu düzeni, kamu sağlığı, genel ahlak gibi toplumu ilgilendiren konularda suç işlenmesi halinde kamunun ya da devletin zarar görmesi durumunda işlenen bu suçun cezalandırılması için cumhuriyet savcısı tarafından kamu adına açılan davaya kamu davası denir.
Kamu davası nedir denildiği zaman aslında ceza muhakemesinde kovuşturma yani mahkeme aşamasını kastediyoruz. Şikayete tabi suçlarda şikayet şartının gerçekleşmesiyle, takibi şikayete tabi olmayan suçlarda ise savcılık makamı kendiliğinden suç haberinin alınması üzerine o suçla ilgili gerekli incelemeler yapar.
Cumhuriyet savcısı suç haberini öğrendiği an kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere araştırma yapar. Burada savcılık makamı her ihbarı araştırmaz, somut olaylarla ilişkilendirilebilen ihbarlara önem verilir. Bu konu ile ilgili olarak ‘kovuşturmaya yer olmadığına dair karar‘ başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.
Cumhuriyet savcısının yapmış olduğu araştırmalar neticesinde yeterli şüphenin ve kamu davası açmak için gerekli koşulların oluşması halinde savcılık makamı tarafından Ceza Muhakemesi Kanunu 170. maddesine göre bir iddianame düzenlenir. Yetkili ve görevli ceza mahkemesinden söz konusu uyuşmazlığın çözümü istenir. Bu konunun detaylarına ‘iddianame nedir‘ başlıklı yazımızda yer verdik.
Kamu Davasının Açılması
Kamu davası nedir sorusunu cevapladıktan sonra davanın açılmasını da izah etmek gerekir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nda Cumhuriyet savcısı kamu davasını açmakla görevlendirilmiştir. Kamu davasının mecbur iliği ilkesine göre işlenen suça dair şüpheye yeteri düzeyde kanaat getirilmiş ise davanın açılması gerekir.
Cumhuriyet savcısı suç işlendiğine dair bilgiyi alır almaz kendisi ve kolluk kuvveti ile yapmış olduğu araştırmalar sonucunda ulaşılan delillerin değerlendirilmesiyle yeterli şüpheye ulaşması halinde Ceza Muhakemesi Kanunu madde 170’de belirtilmiş usullere göre iddianame düzenler.
Düzenlenen iddianame yetkili ve görevli ceza mahkemesine sunulur. İddianamenin yetkili ve görevli ceza mahkemesince kabul edilmesiyle dava görülmeye başlanır.
Davanın Açılmasında Takdir Yetkisi
Kamu davası açılması için yeterli şüphe söz konusu olsa dahi bazı durumların varlığı halinde Cumhuriyet savcısının kamu davasını açıp açmama hususunda takdir yetkisi söz konusudur. Ancak bu yetki sınırsız değildir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nda savcılığın bu yetkisi sınırlı olarak belirlenmiştir.
Cumhuriyet savcısı yapmış olduğu incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde kanunda belirtilen özel durumların varlığı halinde dava açılması için gerekli olan şüpheye ulaşmış olsa dahi kamu davasının açılmamasında yarar görmüş ise takdir yetkisini kullanarak kamu davası açmayacaktır. Cumhuriyet savcısının hangi durumlarda bu yetkiyi kullanabileceği Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 171. Maddesinde belirtilmiştir. Buna göre;
- Cezayı kaldıran veya cezada indirim yapılmasını gerektiren bir şahsi sebep olan etkin pişmanlığa ilişkin hükümlerin uygulandığı durumlarda veya
- Şahsi cezasızlık sebeplerinin söz konusu olması durumunda kamu davası açılmayabilir.
Etkin pişmanlık ve şahsi cezasızlık sebeplerinin varlığı durumlarının haricinde Cumhuriyet savcısı kamu davasının açılmasında takdir yetkisine sahip değildir ve davayı açmak zorundadır. Ancak bu saydığımız hallerde savcı kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilir.
Kamu Davası Açılmasının Ertelenmesi
Yukarıda da bahsedildiği üzere kamu davasının mecbur iliği ilkesi uyarınca cumhuriyet savcısı bir suç işlendiği bilgisine sahip olduğu anda bu durumu araştırmak, delilleri toplamak ve kamu davası açmak zorundadır. Ancak kamu davasının açılmasının ertelenmesi bu ilkenin bir istisnasıdır.
Ceza Muhakemesi Kanunu ile belli şartların sağlanması halinde, kamu davasının açılması ertelenmesi imkanı düzenlenmiştir. Bu süre zarfı boyunca soruşturma askıdadır. Buna göre kamu davasının açılmasının ertelenebilmesi için aşağıdaki şartların birlikte gerçekleşmiş olması gerekir:
- Söz konusu suç uzlaşma ve ön ödeme kapsamı dışında olmalıdır.
- Suçun ceza üst sınırı üç sene veya daha az süreli hapis cezası olmalı ve yeterli şüphe bulunmalıdır.
- Kamu davasının açılmasının ertelenmesinin, şüpheli ve toplum açısından yararlı olacağına kanaat getirilmelidir.
- Şüpheli kişi daha önce kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkum olmamalıdır.
- Şüpheli hakkında erteleme halinde suç işlemekten çekineceğine ilişkin bir kanaat oluşması gerekir.
- Aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin yolu ile mağdur ve kamunun uğramış olduğu zararın tamamı giderilmiş olmalıdır.
Erteleme süresi olan 5 yıllık süre içinde kasıtlı bir suç işlenmediği takdirde, cumhuriyet savcısı kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verir. Davalının erteleme süresi içinde kasıtlı olarak bir suç işlemesi halinde kamu davası açılır. Erteleme süresince zamanaşımı işlememektedir.
Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesine İtiraz
Cumhuriyet savcısının takdir yetkisini kullanarak kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin verdiği karara suçtan zarar görenler itiraz edebilir.
Buna göre; Ceza Muhakemesi Kanunu madde 172 uyarınca suçtan zarar gören kişiler bu karara karşı kararın kendilerine tebliğ edilmesinden itibaren 15 gün içerisinde itirazda bulunabilirler. Kamu davasının açılmasının ertelenmesine itiraz, kararı veren cumhuriyet savcısının görev yaptığı yargı çevresindeki ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh hukuk hakimliğidir.
Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi Sicile İşler mi?
Cumhuriyet savcısının takdir yetkisini kullanarak vermiş olduğu kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı adli sicil kaydında buna ilişkin bir sistem üzerine kaydedilir. Bu kayıt ancak bağlantılı olduğu bir soruşturma ya da kovuşturma için ilgili cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme tarafından sadece ilgili olan bu amaç için kullanılmak üzere istenebilir.
Yani kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı adli sicil/sabıka kaydında gözükmez. Cumhuriyet savcısı tarafında davalının erteleme süresi olan 5 yıllık süre içerisinde kasten bir suç işlememesi halinde kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin bir karar verir. Bu durumda 5 yılın sonunda erteleme kararı da adli sicil/sabıka kaydı sicili sistemindeki buna mahsus olan yerden tamamen silinir.
Eğer 5 yıllık süre içerisinde kasıtlı bir suç işlenirse bu sefer kamu davası açılır ve mahkeme somut olayın özelliklerine göre ceza hükmü verebilir. İşte bu hüküm adli sicil kaydına işler. Bundan sonra ceza infaz edilince sicilden silinebilir. Bunun için adli sicil kaydının silinmesi prosedürü takip edilmelidir.
Kamu Davası Nasıl Düşer?
Kamu davası nasıl düşer, kamu davası şikayetten vazgeçme ile düşer mi soruları sıklıkla sorulan sorular arasında yer alır. Kamu davasında şikayetten vazgeçme olursa ve suç şikayete bağlı bir suç değilse kamu davası düşmeyecektir.
Hakkında kamu davası açılan bu suçlarda ihlal edilen menfaat kamu yararı, kamu sağlığı, devletin güvenliği veya genel ahlak gibi hususlar olduğundan tek bir şahıs menfaati söz konusu değildir.
Dolayısıyla bu hususlarda mağdur olanların şikayetçi olup olmadığına bakılmaksızın ilgili merciler harekete geçecektir. Bu durumda şikayete bakılmadığından kamu davasında şikayetten vazgeçme davanın düşmesine sebep olmayacaktır. Bunun tek istisnası ise dava ve cezaya ilişkin zamanaşımı süreleridir. Bu sürelerin dolması durumunda dava düşecektir
Ancak ilgili suç takibi şikayete bağlı bir suçsa, örneğin basit yaralama, hakaret gibi suçlarsa bu durumda kamu davası şikayetten vazgeçme ile düşer.
Kamu Davasına Katılma
Kamu davası nedir, kamu davasının açılmasının ertelenmesi gibi konuya ilişkin temel meselelerden sonra mağdur açısından kamu davasına katılma meselesine değinmek gerekir.
Cumhuriyet savcısı kamu davası sebebiyle açılan soruşturmanın ardında sanık ve olayın aydınlatılması için mağduru mahkeme huzurunda dinlemek üzere bir tebligat ile yapılacak olan duruşmaya çağırır. Duruşmada mağdurun şikayetçi olup olmadığı ve davaya katılıp katılmayacağı sorulur.
Şikayete bağlı olmayan suçlarda mağdur duruşma esnasında şikayetçi olmasa dahi kamu davası görülmeye devam edecektir. Ancak mağdurun kamu davasına katılabilmesi için şikayetçi olması – katılma talep etmesi gerekir.Davaya katılmayı kabul eden mağdura yargılamayla ilgili tebligat yapılır, duruşmalara katılır, yargılama süreci hakkında bilgi sahibi olur ve bu süreci yakından takip eder. Ayrıca davaya katılan mağdur yargılama sonucunda verilen hükmü kanun yoluna taşıyabilir, itiraz edebilir.
Hemen belirtmemiz gerekir ki mağdurun bu süreci avukatı aracılığı ile de takip etmesi mümkündür ki bu çoğu zaman önerilir. Çünkü bu süreçte mağdurun da her aşamada bazı hakları söz konusu olur. Bunların gereği gibi yerine getirilmesi adına ceza avukatı yardımı alınmalıdır.
Kamu Davası Cezaları
Açılan kamu davasının düşmemesi ya da kamu davasının açılmasının ertelenmesi söz konusu olmadığında cumhuriyet savcısı tarafından yürütülen araştırma devam eder.
Yapılan yargılamada delillerin toplanması ve değerlendirilmesinin ardından davalı kişinin ilgili suçu işlememiş olduğu ispatlanırsa beraat kararı ile kamu davası sonuçlanmış olacak ve kişi ceza almayacaktır.
Ancak davalının suçu işlediği tespit edilirse bu durumda verilecek olan ceza işlenen suçun mahiyetine göre adli para cezası olabileceği gibi hapis cezası da olabilir. Kimi suçlar için hem hapis cezası hem adli para cezası söz konusu olur. Sadece hapis cezası olan kamu davası cezaları, 1 yılın altında kalması ve diğer bazı şartları taşıması durumunda adli para cezasına çevrilebilir.